27 Aralık 2011 Salı

Kadınların Sevmedikleri

kadinlarin sekste dustugu zor durumlar Kadınların sevmedikleriHiçbir kız çocuğu annesive ya babası “benim kızımın sevgilisi var” demez ama, her erkek çocuğunun anne ve babası böyle birşey ile gurur duyarlar, bu nedenle yetişkin birey olduklarında kadınlar toplum tarafından bastırılmış duygular ile büyümüş olurlar.Bunu aşmaları için ise, erkeklerinin yatakta yaratıcı olmaları gerekir.

Yaratıcı olmaya çalışırken kadınları tamami ile yönlendirmelerinden bahsetmiyoruz tabiki.Kadınların sevmedikleri davranışları yapmamaya özen göstermeleri gerekir.İşte kadınların sevmediklerinden bazıları;

Erkeğin cinsel birliktelik sırasında sürekli kontrolu elde tutmasını, isteklerinin tamamını yerine getirmesini dileyen erkekler, bir süre sonra kadınlara sıkıcı gelebilir.

Tabuların yıkılması

Uzmanlar partnerlerin aşırı isteklerinin hatalara yol açtığını düşünüyor. Örneğin oral veya anal seksten hoşlanmayan kadınlar kendilerinde bir sorun olduğuna inanmaya başlayabilirler. Oysa iyi bir cinsel ilişki için kişilerin kendilerine şu soruları yöneltmeleri gerekiyor. Hoşlandıkları neler, neleri yaşamak istiyorum ve en önemlisi zevk almak için nelere ihtiyacım var?

Uzmanlara çok sık yöneltilen bir soru ise oral seksten nasıl hoşlanabilirim sorusudur. Hayat boyunca midye yemeyen bir insanın bundan hoşlanmasını sağlamak ne kadar zorsa, bu soruya da bir çözüm üretmek o kadar zor olsa gerek. Bu aslında; ‘Midye tavayı sevmem için ne yapmam gerekir?’ gibi garip bir durumdur. Uzmanlar birçok kadının oral seksten hoşlanmadıklarını ve bundan ötürü de kendilerini iyi hissetmediklerini söylüyor. Tabii bunun nedenleri farklı olabilir. Ama asıl önemlisi, bir kadının bunu yapmak isteyip istemediğine gerçek anlamda karar vermesidir. Bir kez, hatta birkaç kez denemekten bir şey olmayabilir, belki zevk de alınabilir. Ama zorla zevk almaya çalışmak pek doğru olmayabilir!

Kişiye özel duygular

Cinsellik iki insan arasında yaşanan özel bir duygu yoğunluğudur. Buna rağmen cinselliğin her geçen gün biraz daha cazibesini kaybettiğini söylemek mümkün. Çünkü sık sık yaşanan günübirlik ilişkiler, duygunun çok arkalara atıldığı ve sadece tensel hazların öne çıkarıldığı beraberlikler, zaman geçtikçe bunun bir yaşam biçimi haline dönüşmesi, kişiyi yorar, yıpratır ve zevk vermekten çok bir tüketime dönüşür. Oysa sevişmek, tenlerin buluşması, iki kişi arasında yaşanabilecek en mahrem, en özel duygu yoğunluğudur. Bunun özel yaşanmasına da son derece önem vermek gerekir.

Rahatlık ve korkmak

Günümüzde cinsellik hakkında birçok şey yazılıp çiziliyor. Bu da cinselliğin her yerde her şekilde konuşulmasına yol açıyor. Böylece de günümüz kadınları istediklerini çok daha rahat dile getirebiliyorlar. Fakat bunun karşılığında, cinsel rahatlık birçok korkuyu da beraberinde getiriyor. Hangi pozisyonların orgazmı kolaylaştırdığını bilmek iyi olabilir. Fakat bunları uyguladıktan sonra gerçek mutluluğa erişemeyen kadınlar kendilerinde bir sorun olduğunu düşünmeye başlayabilirler. Oysa ancak kafadan bütün sorunların, soruların, tabuların, korkuların, beklentilerin, her şeyin tamamen aşılmasıyla seks hak edildiği şekilde yaşanır ve beraberinde de mutlaka müthiş orgazmı getirir.

Hoşunuza gidenleri belirleyin!

Uzmanlar kadınların cinsel ilişkide kendilerine nelerin zevk verdiğine dikkat etmeleri gerektiğini söylüyor. Hangi pozisyonda neyi hissediyorum? Bu soru çok önemlidir. Hatta işin sırrı burada denebilir. Sonrası ise kadına kalmış. Partnerinizi dilediğiniz gibi yönlendirebilirsiniz. Sizin zevk almanız ona daha çok zevk verecektir. Aynı zamanda mutluluğa giden değişik yollar denemek de doğru olabilir. Fakat en önemlisi, kadınlar istemedikleri müddetçe yenilikleri reddedileceklerini deöğrenmelidirler.

Sorunlara konuşarak çözüm

Bunun birçok nedeni olabilir. Fakat en önemli nedenlerden biri kadınların kendilerini baskı altında hissediyor olmalarıdır. Kadınların her zaman her şeyden zevk almak zorunda olmadıklarını bilmeleri gerekir. Çünkü ancak bu şekilde gerçekten hoşlandıkları fantezileri hayata geçirebilirler. Ayrıca yatakta her şeyi yapmak istemeyen kadınların eşlerini kaybetme korkusunu yaşadıkları bir gerçektir. Fakat bu korkuların da aşılması gerekir. En doğrusu partnerlerin yatak odası sorunlarını rahatlıkla konuşmaları ve kendilerine en uygun çözümü bulmalarıdır. Konuşulmazsa sorunlar içinden çıkılmaz bir düğüme dönüşür. Yatak odası kabusu yaşamaya başlamadan önce, sorunları henüz küçükken çözmeye başlamalısınız. Elbette önce konuşarak, sonra da isteklerinizi hayata geçirerek…

0 yorum:

Yorum Gönder

Blogger tarafından desteklenmektedir.